VVER'lereski Sovyetler Birliği tarafından geliştirilen ve kullanılan basınçlı su reaktörleridir. Günümüzde de Rusya Federasyonu tarafından geliştirilmeye ve kullanılmaya devam edilmektedir. Bugün dünyada toplam 57 adet VVER türü reaktör bulunmaktadır. VVER’ler4 nesil olarak geliştirilmiştir. 1964 ve 1970 yılları arasında işletmeye alınmış ve 1988 ve 1990 yılları arasında kapatılmıştır.VVER’lere prototip gözüyle bakmak mümkündür.
İlk ticari anlamdaki model VVER-440/230 1960’lı yıllarda geliştirilmiştir. Bu modellerin gerçek anlamda koruma kabuğu bulunmamakta, acil durum soğutma kabiliyetlerinde, güvenlik ve yangından korunma sistemlerinde önemli eksiklikler bulunmaktadır. Bugün halen işletme halinde bulunan Türkiye sınırına yakın bir konumda bulunan Ermenistan’daki Metzamor santralındaki gibi VVER-440/230 model üniteler günümüzde güvenlik uzmanlarının kaygı kaynağı olmaya devam etmektedir.
İkinci nesil VVER’ler olarak kabul edilen VVER-440/213 modeli 1970’li yıllarda geliştirilmiştir. Bu modele sahip dünyada 16 adet ünite Rusya, Ukrayna, Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Slovak Cumhuriyeti ve Doğu Almanya’da inşa edilmiştir. Ayrıca bu modellerin ikisi Finlandiya’dadır (Lovisa 1 ve 2). Finlandiya’daki reaktör soğuk savaş döneminde Batı Bloğu ülkelerinde kurulan tek Doğu Bloğu tasarımıdır. VVER-440/213 tasarımında, bir önceki modelin sahip olduğu birçok tasarım açıkları giderilmiş, koruma kabuğu ve güvenlik sistemleri tasarımları bu modelde geliştirilmiştir. Fakat VVER-440/213’lerin ölçü-kontrol ve yangından korunma sistemleri Batılı uzmanlar tarafından yeterli bulunmamaktadır. Finlandiya’daki reaktörler Batı güvenlik kriterlerini karşılayacak ölçü-kontrol ve koruma kabuğu sistemlerine sahip olacak şekilde geliştirilmiştir. Doğu Almanya’daki üniteler de, iki Almanya’nın entegrasyonu sırasında 1990 yılında kapatılmıştır.
Birinci ve ikinci nesil VVER’leri temsil eden VVER-440/230 ve VVER-440/213 modellerin en ilginç yanlarından bir tanesi Sovyetler Birliği zamanındaki ağır yük taşımacılığı ile ilgili kısıtlar nedeniyle 6 adet buhar üreteci döngüsüne sahip bulunmalarıdır.
VVER’lerin bir sonraki nesli 1975–85 yılları arasında tasarımlanmış olan VVER-1000’lerdir. Bunların geliştirilen farklı versiyonlarına VVER-91 ve VVER-92 isimleri de verilmektedir. VVER-91, 1989 yılından itibaren Sovyetler Birliği ve Finlandiya’nın işbirliği ile çok sıkı Finlandiya nükleer santral tasarım gereklerini karşılayacak şekilde geliştirilmiştir. Çin 2 adet VVER-91 ünitesi sipariş etmiş ve bunlar sırasıyla 2006 ve 2007 yıllarında işletme geçmiştir. VVER-92 ise Batı devletlerinin desteği ile geliştirilmiştir. Aktif güvenlik sistemleri de dâhil çok sadeleştirilmiş santral sistemlerine ve çift koruma kabuğuna sahip olması gibi özellikleri bulunmaktadır. VVER-1000 modeli ile VVER tasarımları iyice Batı türü PWR’lara yaklaşmış, buhar üreteci döngülerinin sayısı 6’dan 4’e indirilmiştir. Günümüzde birçok kaynak, VVER’leri bir PWR varyantı olarak sınıflandırmaktadır.
PWR ile VVER arasındaki en önemli fark, VVER’lerin yatay buhar üreteçlerine sahip bulunmasıdır. VVER’leri farklı kılan bir başka özellikte de, yakıt demetlerinin kare şeklinde değil de, altıgen şeklinde olmasıdır. VVER reaktör kalbi de altıgen şeklindedir. Yakıt demetlerinin sayısı tasarımdan tasarıma değişse de, bu sayı VVER-440 modeller için 349, VVER-1000 modellerde ise 163’dür. Yakıt olarak zenginleştirilmiş uranyum kullanılmaktadır. Basitleştirilmiş VVER-1000 tasarımı santral şeması Şekil 1’da gösterilmiştir.
Çin haricinde İran ve Hindistan da VVER-1000 modeli santralleri sipariş etmiştir. Hindistan’daki iki VVER-1000 ünitesi Kudankulam sahasında devreye alınmıştır. Ayrıca, inşasına Alman Siemens AG’nin bir alt firması olan Kraftwerk-Union tarafından 1975 yılında başlanan, fakat Şah rejiminin devrilmesinin ardından 1979’da yarım kalan İran’ın Bushehr santralının ünitelerinden birisi de VVER-1000 model olarak tamamlanmıştır.
Şekil 1. Rus VVER Türü Nükleer Santral Basitleştirilmiş Şeması
VVER-1000 tasarımı son yıllarda Avrupa ülkeleri ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının kod ve standart-larına uyumlu olacak şekilde daha da geliştirilerek VVER-1200 tasarımı ortaya çıkarılmıştır. Rusya Federasyonu VVER-1200’leri nükleer teknolojiye yeni girecek ülkelere pazarlamayı amaçlamaktadır. VVER-1200 tasarımı daha geniş yakıt bölgesi çapı, daha uzun reaktör kabı, 60 yıllık santral ömrü, %90’lık yıllık yük faktörü ve daha yüksek termal verime sahip olacak şekilde hazırlanmıştır. Güvenlik sistemi herhangi bir kaza durumunda, güvenli kapatma ve soğutmayı 24 saat süresince sağlayabilmektedir. VVER-1200 tasarımına ileri nesil nükleer santralarda önemle dikkate alınan ciddi kazalara yönelik tedbirler de eklenmiştir. VVER-1200’ün ayrıca daha önceki modellerden farklı olarak, dış etkiler arasında bulunan depreme, uçağın çarpmasına, şiddetli rüzgâra, patlama sonucunda oluşmuş şok dalgalarına ve kötü hava şartları sonucunda oluşmuş kar ve buz yüküne karşı da daha dayanıklı olacak şekilde tasarlandığı ifade edilmektedir. Rus devlet firması ROSATOM tarafından Akkuyu sahasında inşa edilmesi, işletilmesi öngörülen 4 ünitelik santral da VVER-1200 model olacaktır. Bu santral Rus devletinin Rusya dışında, Akdeniz kıyısında sahip olacağı ilk nükleer santral olacaktır.
VVER-1200 tasarımının ilk örneklerinin; Rusya Federasyonu’nda, Novovoronezh II santralında Haziran-2008’de ve Leningrad II santralında Ekim-2008’de inşa edilmeye başlandığı bilinmektedir. Bunlar arasında Novovoronezh II santrallarının birinci ünitesi Ağustos-2016’da şebekeye bağlanarak ilk VVER-1200 model nükleer santral olma unvanını kazanmıştır.
VVER’ler, Sovyetler Birliği zamanında geliştirilen bir başka reaktör türü olan RBMK’lara oranla daha pahalı bir reaktör türüdür. Dolayısıyla, Sovyetler Birliği döneminde bir sonraki bölümde anlatılan RBMK türü santrallar daha ucuz olduğundan dolayı daha fazla tercih edilmiştir.
Küçük Modüler Reaktörler (SMR), geleneksel büyük ölçekli reaktörlerden daha küçük, daha çok yönlü ve daha kolay konuşlandırılabilir olacak şekilde tasarlanmış yeni nesil nükleer reaktörlerdir. Yaklaşık 10 ila 300 megavat (MW) arasında değişen boyutlardaki bu reaktörler, nispeten kolay bir şekilde monte edilebilen ve taşınabilen modüler bileşenler kullanılarak inşa edilir. Bu modüler tasarım, daha akıcı bir inşaat süreci, daha hızlı konuşlandırma ve seri üretim potansiyeli sağlar. SMR'ler ayrıca, aktif mekanik sistemler yerine yerçekimi ve konveksiyon gibi doğal olaylara dayanan pasif güvenlik özellikleri sayesinde, daha büyük muadillerinden doğal olarak daha güvenli olacak şekilde tasarlanmıştır.
Nesil IV (Gen IV) reaktörler, nesil III reaktörlerin halefleri olarak öngörülen nükleer reaktör tasarım teknolojileridir. Nesil IV reaktörlerin gelişimini koordine eden uluslararası bir organizasyon olan Nesil IV Uluslararası Forumu (GIF), özellikle altı reaktör teknolojisini nesil IV reaktörler için aday olarak seçmiştir. Tasarımlar, iyileştirilmiş güvenlik, sürdürülebilirlik, verimlilik ve maliyeti hedeflemektedir. Dünya Nükleer Birliği, 2015 yılında bazılarının 2030'dan önce ticari faaliyete geçebileceğini öne sürmüştür.
Nükleer endüstri, tesis operasyonlarını geliştirmek için dijital araçları benimsiyor. 3B modelleme, Endüstriyel Nesnelerin İnterneti (IIoT) sensörleri ve AI destekli tanılama gibi teknolojiler, ekipman sağlığını izlemek, bakım ihtiyaçlarını tahmin etmek ve performansı optimize etmek için uygulanıyor. Örneğin, Çin'deki Tianwan Enerji Santrali, performans parametrelerini gerçek zamanlı olarak analiz etmek için veri yönetimi yazılımı kullanıyor, böylece riskleri azaltıyor ve ekipman ömrünü uzatıyor.
Bizimle İletişime Geçin
Herhangi bir sorunuz, öneriniz veya iş birliği teklifiniz için benimle iletişime geçmekten çekinmeyin. Yalnızca birkaç adımda ulaşabileceğiniz bu sayfadan size en hızlı şekilde geri dönüş yapacağım. Beni e-posta veya iletişim formu aracılığıyla rahatlıkla bulabilirsiniz. Yardımcı olmaktan memnuniyet duyarım!